Ciltte pH Dengesinin Önemi: Yanlış Ürün Kullanımı Cildinize Ne Yapıyor?
Cilt bakım ürünlerinin günümüzde çeşitliliğini arttırmasıyla beraber doğru içerikli ürün seçmek kafalarda soru işareti uyandırıyor. Bu ürünleri seçerken çoğu zaman dikkat edilmese de en temel kriterlerden biri de cilt pH dengesi için uygunluğudur. Cilde uygulanan bakımla; natürel yapısını bozmadan sağlıklı bir görünüş elde edilmesi beklenir.
Cilt pH dengesi; cildin sağlıklı florasının sağlanması, cilt problemlerine karşın korunması açısından değerlidir. pH maddenin asitlik veya bazlık değerini belirler. Cildin kabul görülen doğal değer aralığının 4.5-5.5 arasında olduğu bilinmektedir. Hafif asidik yapıda olduğu söylenebilir. Cildin doğal asidik yapısı; yenilenme hızı, çevresel etkenlere karşı savunma mekanizması ve nem değerini arttırarak korumaya destek sağlar. Peki, cildin pH dengesi nedir ve neden bu kadar önemlidir?
Cildin Doğal pH Seviyesi Kaçtır?
Cildin pH seviyesi genellikle 4.5-5.5 arasında bir değerdedir. Hafif asidik yapıda olmasının ciltte oluşturduğu koruyucu katman; çevreden maruz kalınan zararlı bakteri ve mantarların çoğalmasını engelleyici niteliktedir. Cilt bariyeri korumasında bu özelliğin oldukça etkili olduğu bilinmektedir.
Cilt pH dengesi; cilt problemleri ve hassasiyetin artması gibi çeşitli semptomlar gösterebilmektedir. Cildin savunma mekanizmasının olumsuz etkilenmesine neden olan bu değerin bozulması istenmeyen bir durumdur.
pH Dengesi Bozulunca Ciltte Ne Olur?
Ciltte pH bozulması, beraberinde birçok cilt problemini de getirebilmektedir. Önüne geçilmediği sürece cilt bariyeri koruması da zayıflamaktadır. Uygun ürünlerin kullanılması veya günlük yaşantılardaki olumsuz etkenlerin artışı da bu süreci tetikler.
Cilt hassasiyetinin nedenlerinin arasında olmasının yanı sıra akne, sivilce oluşumu, kuruluk, tahriş, yaşlanma belirtileri gibi problemlere de sebep olabilmektedir. Cilt pH dengesini korumak kişilerin ileri yaşlarda da cilt görünümüne olumlu etkilerini arttırdığı bilimsel açıdan da desteklenmektedir.
Yanlış Ürün Kullanımının Zararları
Bakım rutinlerinde kullanılan ürünlerin içeriğini incelemek oldukça değerlidir. Yanlış ürün kullanımı mat bir görünüme, cilt bariyeri korumasında bozulmalara, cildin pH seviyesinin etkilenmesine ve uyumsuzluğuna sebep olabilir. Özellikle bazik içerikli sabunlardan, yoğun temizleyicilerden, alkol içerikli ürünlerden uzak durulması bu açıdan da önemlidir.
Cilt ile uyumsuz ürünlerin kullanımı cilt bariyerinin koruma kalkanını azaltır. Bu durumda zararlı mikroorganizmaların vücuda girişine davetiye çıkartır. Akneli görüntü, tahriş, kızarıklık gibi problemlere neden olan bu mikroorganizmalar kalıcı zararlara da sebep olabilmektedir. Birbiriyle ilişkili bu tip istenmeyen durumları engellemek için; içeriğini okumadan ürün kullanılmaması, pH uyumlu temizleyicilerin kullanımı ve asidik cilt bakım ürünlerinin tercih edilmesi önerilmektedir.
pH Dengesi İçin Uygun Ürün Seçimi
Cilt pH dengesi için doğru ürün seçimi için ilk öneri satın alınan ürünlerin içeriğini doğru okumak olacaktır. Ürün seçiminde pH dengeli ibarelerinin olması istenilen bir kriterdir. pH uyumlu temizleyicilerin kullanımı önerilir. Cilt pH dengesini destekleyici nitelikli nemlendiricilerin kullanımı cilt bariyerini desteklediği gözlenmiştir.
Kullanılan ürünlerin pH değeri ile ilgili net bilgi sahibi olmak isteyen bireyler için eczanelerde pH test kağıtları temin edilerek, kontrol sağlanabilmektedir. Cilt hassasiyetinin nedenlerini araştırıyorsanız cilt pH dengesi için uygun ürün seçimini doğru yapıp yapmadığınızı incelemeniz önerilir.
pH Onarıcı İçerikler Nelerdir?
Cilt Ph dengesini onarma özelliğine sahip içerikler bulunmaktadır. Bu tarz içerikler daha çok cilt bariyeri korumasında problem yaşayan ve ciltte pH bozulmasına bağlı hassasiyet yaşayan kişilerin kullanımına uygundur. Hafif içerikli asidik cilt bakım ürünleri kullanımı önerilir. Bu durumun yanı sıra pH uyumlu temizleyicilerin kullanımı uzmanlar tarafından önerilen uygulamalardır.
pH onarıcı içeriklere laktik asit, gliserin, panthenol gibi içerikleri örnek olarak verilebilir. Laktik asit cildi hem ölü hücrelerinden arındırır hem de aydınlatır. Yatıştırıcı özelliktedir. Gliserin cildi nemle tutar. Cildin nem ihtiyacını karşılamanın yanında yatıştırarak güçlenmesine de destek sağladığı söylenebilir. Panthenol ise cildi yatıştırırken iyileştirme özelliğine sahiptir. Sonuç olarak cilt pH dengesi için birçok ürün grubu mevcuttur. Doğru içerik için alanında uzman kişilerden bilgi almanız tavsiye edilir.
Sağlıklı Cilt İçin pH Rutinleri
Cilt pH dengesini korumak süreklilik isteyen bir bakım rutini gerektirir. Öncelikle cildi yormadan, pH uyumlu temizleyiciler kullanarak bakıma başlanılması önerilir. Sonrasında içerisinde alkol ve benzeri ürün içermeyen tonikle cildi yatıştırmak etkili olan diğer bir adımdır. Cilt bariyerini güçlendiren nemlendirici kullanımı tavsiye edilen aşamalardandır. Haftalık maske ve peeling uygulaması da etkileri olumlu yansıttığı gözlenmiştir. Her rutinde olduğu gibi güneşin zararlı etkilerinden korunmak amacıyla SBF içerikli koruyucuların kullanılması beklenmektedir.
Cildin sağlıklı ve dengeli bir görünüme sahip olması tüm bu aşamalarda gizlidir. Cilt bir dengedir ve bu dengenin korunması genç yaşlarda başlanmalıdır. Cildin ihtiyaçlarına ve yapısına uygun cilt pH dengesi odaklı bakım anlayışı sağlıklı görünümün yanında bilime dayalı koruma sağlayan etkiler içermektedir. Bu konuya bütünsel bakmak kalıcı çözümlerin bulunması açısından da destekleyici olacaktır. Konu hakkında detaylı bilgi almak isteyen kullanıcıların alanında uzman kişilerden cilt tipine uygun bilgi alması süreç içerisinde hızlı sonuç alınmasında etkili olacaktır